HABERGRAM sade haber
Üç aydır bulunduğum Avrupa gezisini sonlandırıyoruz. Artık Mersin’e gitme vakti geliyor.
İşlerin yoğunluğu nedeniyle son bir sefer daha Fransa’ya gitmemiz isteniyor. Biz de çok değer verdiğimiz Celil beyi kıramıyor, Fransa’ya gidip yükümüzü boşaltıyoruz. Dönüş yolunda İtalya’dan aracımızı yüklüyor, liman öncesi gemi biletimizi almak için Fernetti tır parkına geliyoruz. Ayhan arkadaşımızın aracında elektrik problemi oluşuyor. Araçları limanda değiştirip gelmemiz gerektiğini söyleniyor. Öyle de yapıyoruz. Limana girişimizi yapıyoruz. Benim çekicimle Ayhan arkadaş dorse yükünü alıyor, Fransa yolunu tutuyor. Ertesi günü beklerken sabah aracın çalışmadığını fark ediyorum. Arkadaşların yardımıyla takviye yaparak aracı çalıştırıyorum. Bu arada, gemi biletimi de, sağ olsunlar Ali Çetin bey hallediyor. İşler tamam gidiyorum.” derken, bir arkadaşın acil hastalandığı, aracın yolda kaldığı, arkadaşın hastanede olduğunu öğreniyoruz. İş yine bana düşüyor. Gidip arkadaşın aracını alıyor, yükleme ve gemi bileti işlemlerini yeniden hallediyorum. Bu sefer de ben Fernetti’de park yerinde kalakalıyorum Geminin hareket etmesine dakikalar kala Ali bey beni sağ olsun aracıyla alıp gemiye saniye farkıyla yetiştiriyor. Derken nihayet gemiye binebiliyoruz.
Polis kontrolünden sonra gemiye biniyor ve hareket ediyoruz. Gemide on iki arkadaş seyahat ediyoruz. Sınırsız çay, kahve vb. içeceklerle sohbete devam ediyoruz. Kabinlerde iki kişi kalıyoruz. Oda arkadaşım Kayseri’li Salih’le hoş sohbetler ediyoruz. Gemide sıcak suyla güzel bir duş alıyor, geminin beşik gibi sallanan hareketleriyle uykuya dalıyoruz.
